-diğinden, -diğinden dolayı
-diğinden, -diğinden dolayı
Эта форма используется, когда имеется какое-то событие или условие, как причина для дальнейшего действия
Условие или событие может быть то, что произошло в прошлом, происходит в настоящее время, или является привычным явлением.
-diğinden или -diğinden dolayı присоединяется к основе глагола, являющимся причиной или условием.
Смысл -diğinden такой же, как -diği için. После -diği идет притяжательный аффикс.
Gitmek istemediğinden yollamadım.
Gitmek istemediğinden dolayı yollamadım.
Gitmek istemediği için yollamadım.
я не посылал его, потому что он не хотел идти.
-diğinden может быть использован вместо слова ötürü (из-за, вследствие, по причине)
-eceğinden, -eceğinden dolayı
от -diğinden отличается только будущем временем. Т.е. причиной действия является то, что произойдет в будущем.
Geleceğinizden dolayı çok seviniyorum.
Я очень счастлив, потому что вы приезжаете.
Bir iki güne kadar döneceklerinden mektup yazmadım.
Так как они вернуться через день или два я им не писал.
Диалог
Kadri Bey Eski Mektep Arkadaşlarını Davet Ediyor
(İçki Sofrasında)
mektep - школа, училище, учебное заведение
méze - закуска
hóca - учитель, преподаватель
az kalsın = az kaldı - едва не, чуть-чуть не, чуть было не
Allah rahmet eylesin! - пусть Аллах даст покой его душе (говорится при упоминании об умерших)
geçenlerde - на днях, недавно
şaşı - косо (şaşı bakmak — косо смотреть)
Kadri Bey: Buyrun! Buyrun! Hoş geldiniz!
Arkadaşları:Hoş bulduk.
Kadri Bey: Tahsin nerede?
Muammer: Tahsin’in bir işi çıktığından dolayı geç gelecek.
Kadri Bey: Hemen içki masasına geçelim.
Şefik: Aman bu mezeler fevkalade!
Kadri Bey: (Kadehini kaldırır.) Arkadaşlar, eski günlerin şerefine!
Muammer: Yahu biz liseden mezun olalı kaç sene oluyor?
Şefik: Tam 25 sene. Zaman ne çabuk geçiyor. Hey gidi günler hey!
Kadri Bey: Şefik, Fatma hoca hanımın dersine kurbağa getirdiğin günü hatırlıyor musun?
Muammer: Öğretmen korkunca ne kadar gülmüştük, değil mi?
Kadri Bey: Bir gün de sınıfa köpek getirmiştin.
Şefik: Ya, az kalsın okuldan kovulacaktım .
Muammer: Bir tarih hocamız vardı. Ona Napolyon derdik. İsmi neydi?
Kadri Bey: Hayri Bey. Allah rahmet eylesin , geçenlerde ölmüş.
Şefik: Yahu, İngilizce hocası Kerim Bey’i hatırlıyor musunuz?
Kadri Bey: Şaşı Kerim mi?
Şefik: Evet, evet, o Kerim. Bir öğrenciye, “Sen cevap ver” dediği zaman hepimiz ayağa kalkardık.
Kadri Bey: İçelim arkadaşlar, içelim. Eski günlerin şerefine!
Hep beraber: Eski günlerin şerefine!